ABDÜLKADİR GEYLANİ’YE
Rahmet düştü toprağa,tohum toprağın yardı,
Dalları,budakları evrenleri kuşattı,
Olgun yemişlerini sundu gelen-geçene…
-Nasipsizler yanından görmeden geçti,gitti…-
Ağaç’ın gölgesinde eyleşenler mutlandı,
Hüzünlü yürekleri ışıklandı,arındı…
Serilen sofraların leziz lokmalarını
Bir sefer tadanların canlarına can geldi…
Gözyaşı Irmağı’nın debisi çılgınlaştı,
Sonsuz albatros indi ateş denizlerine
Kanatları nişanlı,bakışları dalgırlı…
Tutuştu yalım yalım dumansız alevlerle
Felekler,Aşk’a aşık,esrimiş yüreklerle…
O frekanslar üstü Ses çember çember yayıldı,
O Ses’i duyanların damarları yırtıldı,
O yüzü görenlerin zakkumları ballandı…
Aşk’la yana yüreği taşıyan bedenlere
Kılıç,hançer işler mi,gül ateşten korkar mı…?
Aşıklar baldıranı şerbet diye içmez mi…?
(a) (kanmaz mı?)
|